31 Mayıs 2010 Pazartesi

Ebru'nun kaleminden---30 Temmuz 2000

Sevmek baska zor bu hayatta, unutmak bir baska...Unutulmayi gerektirecek sevgiler neden bu kadar kolay cikar insanin karsisina...Ya unutmanin bu kadar zor olacagi tahmin edilemeyeceginden,ya da sevmenin bu kadar kolay olacagi bilinmemesinden...Unutulmasi gerekecek bir sevgi nasil karsilasir insanla...Unutacaksak nicin sevgi diye bir duygu var dunyada.... Bir de aci karisinca bu olaya...Gelde mutlu olmayı dene bu hayatta...

AHMET ALTAN...

Bıçağı saplayan çıkarsın isteriz biz kadinlar cogu zaman..

18 Mayıs 2010 Salı

MAHATMA GANDHI 'nin duası

Allahım!

Güçlülerin yüzüne gerçeği söylemek için ve zayıfların alkışını ve sevgisini kazanmak için ve yalan söylememek için bana yardım et.

Eğer bana para verirsen mutluluğumu alma ve eğer bana güçler verirsen muhakeme yeteneğimi çıkarma.

Eğer başarı verirsen alçak gönüllüğü çıkarma.

Eğer bana alçak gönüllüğü verirsen saygınlığımı çıkarma.

Görünenin diğer yüzünü tanımama yardım et.

Benim düşüncelerime katılmıyor diye bana karşı olanları hainlikle suçlayarak onların karşısında suçlu duruma düşmeme izin verme.

Kendimi sever gibi diğerlerini de sevmeyi ve diğerlerini yargılıyormuş gibi kendimi de yargılamayı öğret bana.

Başarılı olduğum zaman sarhoşluğuma izin verme.

Ne de başarısız olursam umutsuzluğa düşmeme.

Daha ziyade başarısızlığı başarının öncesindeki bir deneme olduğunu hatırlamamı sağla.

Hoşgörünün ,güçlerin en büyüğü olduğunu ,

Ve intikam arzusunun zayıflığın ilk görünüşü olduğunu öğret bana .

Eğer paradan yoksun bırakırsan bana umudu bırak.

Ve eğer beni başarıdan yoksun bırakırsan ,

Başarısızlığı yenebilmek için irade gücünü bırak bana .

Eğer beni sağlık bağışından yoksun bırakırsan, inancın lütfünübana bırak.

Eğer insanlara zarar verirsem, özür dileme gücünü ver bana .

Ve eğer insanlar bana zarar verirse affetme ve merhamet gücünü ver bana .

Allahım! Eğer ben seni unutursam sen beni unutma .

Aziz Nesin'in soyadı seçimi

1934 yılında soyadı kanunu çıktı. Her Türk kendine bir soyadı alacaktı. Herkes kendisine soyadını kendisi seçtiği için insanların bütün gizli aşağılık duyguları ortaya çıktı.

Dünyanın en cimrileri 'eli açık' dünyanın en korkakları 'yürekli' dünyanın en tembelleri 'çalışkan' gibi soyadları aldılar.
Bir mektup yazabilecek zamanda ancak imzasını atabilen bir öğretmenimiz kendisine 'çevikel' soyadının almıştı.

Irkçılığın yayıldığı günler olduğundan, özellikle Türklüğü karışık olanlar ırkçılığı anlatan soyadlarını kapışıyorlardı.
Her türlü yağmada hep sona kaldığım için güzel soyadı yağmasında da sona kaldım. Bana, ortada böbürlenebileceğim bir soyad kalmadığından, kendime 'nesin' soyadını aldım.

Herkes 'nesin' diye çağırdıkça ne olduğumu düşünüp kendime geleyim istedim.“

12 Mayıs 2010 Çarşamba

NE söylediğin değil, NASIL söylediğin önemlidir...

Padişah, bir gece rüyasında tüm dişlerinin döküldüğünü, yemek bile yiyemez hale geldiğini görür. Sıkıntı içinde uyanır. Vezirini çağırıp sarayın rüya tabircisinin hemen huzuruna getirilmesini buyurur.

Uyku sersemi tabircibaşı yanına gelince, padişah düşünü anlatıp sorar:
"Tabircibaşı, bu rüya hayır mıdır, şer midir? Neye işarettir, hele bir söyle."

Tabircibaşı biraz düşünür; sonra utana sıkıla:
"Şerdir, Padişahım" der.
"Uzun yaşayacaksınız; ama ne yazık ki, tüm yakınlarınızın gözlerinizin önünde birer birer ölüp . sizi yapayalnız bıraktıklarını göreceksiniz."

Bir an sessizlik olur; ardından padişah kükrer:
"Tez atın şunu zindana, felaket habercisi olmak neymiş öğrensin!"

Tabircibaşı, yaka paça götürülüp zindana atılır. Padişah bir başka tabircinin bulunmasını emreder. Huzura getirilen ikinci tabirciye de rüyasını anlatıp sorar:
"Hayır mıdır, şer midir?" der.

İkinci tabirci de önce biraz düşünür; ama sonra yüzü aydınlanır:
"Hayırdır, Padişahım!" der. "Bu rüya, tüm yakınlarınızdan daha uzun yaşayacağınızı gösterir. Daha nice seneler boyu ülkenizi yönetebileceksiniz."
Padişah, ağzı kulaklarında buyurur: "Bu tabirciye iki kese altın verin!"

Başından sonuna durumu izleyenler, ikinci tabirciye sorar:
"Aslında sen de birinci tabircibaşı da aynı şeyi söylediniz. Neden onu cezalandırdı da seni ödüllendirdi?"

Tabirci güler:
Elbette aynı şeyi söyledik; ama önemli olan, NE söylediğin değil, NASIL söylediğindir.
Eğer aç ve kimsesiz bir köpeği alır, bakar ve rahata kavuşturursanız sizi ısırmaz. İnsan ve köpeğin arasındaki temel fark budur..... MARK TWAİN
Erkek çocuk ile babasının arasındaki tek fark, oyuncaklarının fiyatıdır..... JURG WEBER
Herşey üstüme üstüme geliyor diyorsan, ters yola girmiş olman muhtemeldir....
Herkesin sizi sevmesini istiyorsanız.. Gülümseyin....DALE CARNEGİE
Yaşlandığında çocuklarından bekleyeceğin şey, senin babana yaptığındır.....PİTTACUS
Biri sizi ilk defa aldatırsa suç onundur. İkinci defa aldanırsanız bilin ki suç sizindir..... SARAH BERNHARDT
Ne olursa olsun evlenin.... Karınız iyi çıkarsa mutlu olrsunuz, çıkmazssa filozof....F. KNOWLES
Savaşta olan şey, aşkta da vardır. Müzakere teklif eden kale yarı yarıya alınmıştır.....D.PARKER
Kırkında bir adam, yirmisinde bir kıza aşık olduğunda, aradığı kendi gençliğidir.Kızın ki değil....L COFFEE
Başarılı bir adam, karısının harcayabileceğinden daha fazlasını kazanan, başarılı bir kadın ise böyle bir adamı bulabilen kadındır.... LANA TURNER
Kadınlar ne ister??
Sevilmek, dinlenilmek, arzu edilmek, saygı duyulmak, kendisine ihtiyaç duyulmak, güvenilmek ve bazen de sadece dokunulmak...
Erkekler ne ister??
Dünya kupasına bilet...
Hiçbir kadın, bir adamla parası için evlenmez.. Kadınlar bir milyonerle evlenmeden önce ona aşık olacak kadar akıllıdır. (CESARE PAVESE)
Kötü insanlara güvenilebilir, en azından değişmezler...W FAULTNER
İyi bir insan olduğunuz için dünyanın size adil davranmasını beklemek, vejeteryan olduğunuz için bir boğanın size saldırmamasını beklemek gibidir. ...ZEYLANOVSKİ
Eğer bir dış etken sizi üzerse, duyduğunuz acı o şeyin kendisindn değil, sizin ona verdiğiniz değerden geliyordur. Onu da her an ortadan kaldırma gücüne sahipsiniz....MARCUS AURELİUS